İlyas Kubilay Yavuz, youtube TV KAYA kanalına geçen yıl yaşanılan başarısızlık, performansı, eleştiriler, İrfan Buz ile Ertuğrul Sağlam arasındaki fark ve liglerin durumuyla ilgili çok konuşulacak açıklamalar yaptı
FUTBOLU ÇOK ÖZLEDİM
Samsunspor'un maestrosu İlyas Kubilay Yavuz, youtube TV KAYA kanalının sevilen programlarından Selçuk Kaya ile Birebir'de çok önemli açıklamalar yaptı. Geçen sezonla bu sezon arasındaki ve bu sezona başlanan İrfan Buz ile Ertuğrul Sağlam arasındaki farklara açık yüreklilikle değinen yıldız futbolcu, başarıya nasıl ulaştıklarını da anlattı. Gazeteci Selçuk Kaya'nın sorularını cevaplayan İlyas, şunları kaydetti: "Ev, idman ve kamp üçgeninde yaşayan birisi olarak evde olmaya alışmakta zorlanmadım ama futbolu özledim. Bu virüs bizim işlerimizi yarım bıraktı. Bireysel idmanlarımız sürüyor. Takım arkadaşlarımla olmayı, takımı çok özledim. Takımın 6, benim 5 maçın var çünkü bir cezam var. İnşallah kalan maçları oynayıp hedefe ulaşacağız. Sezon içerisinde çok büyük emeğimiz var. 6 puan geriden gelip, 10 puan fark yaptık. Bu sezonun çöpe atılması kabul edilemez. Kimsenin hakkı yenmesin. Liglerin bir şekilde tamamlanması en doğrusu olacaktır."
ISKALADIKLARIMI GÖRÜYORUM
"Evde kalmaya alışkınım ama sürekli hareket halinde olduğumuz bir işimiz var şimdi ise bu şekilde evde kalmak biraz zor geliyor. Ama şöyle bakmak gerekirse bazen günlük hayatın hızından ve telaşasından ıskaladığımız şeyler oluyor. Şimdi onların farkına varma ve kendimize vakit ayırma zamanı. Profesyonel futbol yaşantım başladıktan sonra sakatlık ve sezon sonları dışında hiç bu kadar futboldan uzak kalmamıştım. Takımla sürekli konuşuyoruz. Herkes her şeyin farkında. 10 puan öndeyiz ama bitmiş bir durum yok. Öncelikle kalan maçlardan alnımızın akıyla çıkıp, yarım kalan işimizi bitireceğiz. Hocamız da yine sürekli bizlerle irtibat halinde. Bize çalışma programları verildi. O programda dahilinde bireysel olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz."
PLAY-OFF'TA TARSUSLUYUM
"Beşiktaş'ta futbola başladıktan sonra profesyonel kariyerimin başında Büyükçekmece Tepecikspor benim 2,5 sezonumu yedi. En çok üzüldüğüm durum o. Belki de o gecikme hayallerime bir darbedir. Devamında Erzin Belediyespor'da Ergün Aytekin hocamla çalışmıştım. Hocam sonrasında Tarsus'a gidince beni de transfer etti. Bana katkısı çok büyük. Tarsus'la da çok iyi bir uyum sağladım. Hala Tarsus taraftarıyla aramız çok iyi. İnşallah onlar da başarılı olurlar. Play-off müsabakalarını kovalıyorlar. Eğer play-off müsabakalarına kalırlarsa onları destekleyeceğim. Oraya maça gittiğimizde ilgi alaka çok güzeldi. Tarsus'ta oynarken 20 gol atmıştım. Başka bir takımla gittiğimde de bana ilgi göstermeleri beni sevindirdi. Demekki güzel izler bırakmışız. O maç uzun bir süreden sonra yedek kaldığım bir maçtı. Moralim bozuktu ama o ilgi beni de sevindirmişti."
BUZ İLE SAĞLAM ARASINDAKİ FARK
"Sezonun ilk bölümüne İrfan Buz hocamızla başlamıştık. Daha çok bireysel oynuyorduk. Temel düzenin dışında saha içerisinde bireysel olarak bir şeyler yapmaya çalışıyorduk. Takım sistemi ve transferlerin uyum sağlayamamasıyla bireysel olarak maç kazanıyorduk. Ertuğrul hoca geldikten sonra ise ciddi bir düzen oluşmaya başladı. Bize , 'Bireysel oynasak da mutlaka kazanırız ama takım oyunu oynarsak hep kazanırız' dedi. Biz de bunu oynamaya çalıştık. Kendi adıma da buna uymaya çalıştım. Daha az şut çektim, daha az ikili mücadeleye girdim, bireysellikten uzaklaştım. Bana eleştiriler oldu. Takım için oynadığım zaman yani Ertuğrul hocanın istediği gibi oynadığımda biraz saha içinde gözden uzak oluyorum ama işimi yapıyorum. 26 haftalık dilimde de kötü olduğumu düşünmüyorum. Özellikle ikinci devrenin son bölümlerinde daha iyi işler yaptım. Kötü oynadığım zamanlar da oldu ama sorumluluktan hiçbir zaman kaçmadım. Performansımı kötü bulmuyorum ve Samsunspor camiası adına iyi işler yaptığıma inanıyorum."
ÖZELEŞTİRİ YAPIYORUM
"Özeleştiri yapıyorum. Örneğin Sarıyer maçını tekrar izlediğimde bana da şaka gibi geldi. Kaleye o kadar odaklanmışımki topu yanımdaki arkadaşımın önüne yuvarlasam ki her zaman yaparım, yapmamışım. Hem de bir kaç pozisyonda. Geçen yılki Keçiörengücü maçında herkes hatırlar bomboş pozisyondaki Ramazan'ın önüne bıraksam 2'yi atsa belki de şampiyonluk gelecekti ama inanın kaleye odaklanmaktan görememişim. Gol atmayı seviyorum ama takım her şeyden önemli. Fakat bazen kaçırdığım anlar olabiliyor. Samsunspor'a gelirken en büyük hedefim 1. Lig, Süper Lig ve hatta Avrupa'ydı. Bu yıl inşallah 1. Lig'e sonrasında Süper Lig'e çıkacağız. Benim de hedeflerim var. Gereksiz bir şekilde 1 sene kaybettik. Yaşım geç değil hedeflerim ve hayallerim için Samsunspor'a ihtiyacım var. Hayal etmeden olmaz. Bugün 30 yaşındaki oyuncu da Milli takımı hayal ediyor. Tabiki ben de hayal ediyorum. Bunun için de Samsunspor çok büyük bir vitrin. Beni hedeflerime ulaştıracak camialardan birisi."
SÖZLEŞME UZATMAYA HAZIRIM
"Samsunspor camiasında gayet mutluyum. Sözleşme uzatılması konusunda 'seninle çalışmak istemiyoruz' dendiğinde yapacak bir şey yok. Ama planın içerisindeysem de seve seve Samsunspor'la sözleşme uzatmaya hazırım. Sosyal medyada taraftarlarla iletişim halindeyim. Taraftarımızdan çok yorum geliyor. Tabiki eleştiri içeren yorumlar da var. Onlardan da ders çıkarmaya, onlara hak vermeye çalışıyorum. Çünkü onlar da bizim daha iyi olmamızı istiyorlar. Kesinlikle taraftarlara kırılmıyor veya darılmıyorum. Herkesin görüşüne saygı duyuyorum. Ama bazı insanlar var sevmiyor olabilirler ama eleştirmek için fırsat kolluyorlar. Taraftarımız bize destek vermeye devam etsin. Onlar zaten çok iyi arma sevdalıları. İnşallah şampiyonluğu birlikte kutlayacağız. Tabiki bunun için herkes gibi taraftarımız da bu dönemde kendilerine dikkat etsinler. Bu koronavirüs illetini hep birlikte yenmeliyiz."
BAŞKANIMIZ HEP HATIRLANACAK
"Başkanımız Yüksel Yıldırım başarılı bir iş insanı. Samsunspor'a verdikleri, yaptıkları inanılmaz. Beni de çok seviyor. Bir kaç kez görüşme fırsatım da oldu, hep bana karşı çok sıcak. Arkamızda desteğini hissediyorum. Biz giderip, kişiler her zaman gelip geçicidir ama Yüksel Yıldırım, Samsunspor camiası tarafından her zaman hatırlanacaktır. Ertuğrul hocanın inanılmaz bir iletişimi var. Ne istediğini biliyor ve bunu net bir şekilde söylüyor. Katkısı çok büyük. Ertuğrul hocayla çalışmak çok güzel. Başarıları ortada, oyun düzeni, disiplini her şeyiyle çok farklı. Hocamızın elinde çok kıymetli oyuncular var. Bireysel oyuncu üzerinden değil maçın stratejisine göre kadro kuruyor. Bizler de haliyle hocamıza saygı duyuyoruz. Hocamız ne isterse onu vermeye çalışıyoruz. Ben Gökhan Geylani hocamla hep konuşuyorum. O bana ne istediklerini, ne yapmam gerektiğini ve nerede eksik olduğumu açık açık söylüyor ve bende ona göre çalışıyorum."
GEÇEN SEZON YAŞANANLAR
"Geçen sezon çok ciddi bir puan topladık ama şampiyon olamadık. Bunun da tabiki aslında ciddi nedenleri vardı. Geçen sene ile bu sezon arasındaki fark takım olabilmek. Bu sezonki Samsunspor, tıpkı geçen yılki Keçiörengücü gibi. Liglerde ne oynadığını bilen takımlar şampiyon olur. Biz de şu anda ne oynadığımızı biliyoruz. Geçen yıl şampiyon olan Keçiörengücü benim bonservis bedelimin biraz üzerinde bir bütçeyle kuruldu ama doğru işler yaptılar. Bizi de geçerek şampiyon oldular. Ama bu yıl Keçiörengücü'nün yerini biz aldık. Bu kez biz doğru işler yapıyoruz ve sahada da ne oynadığımızı biliyoruz. 12 maç üst üste amatörde bile kazanmak kolay değil, biz bunu başardık. Geçen yılla bu sezon arasındaki fark, bireysellikten uzaklaşıp takım oyunu oynamak."
26 HAFTANIN 'EN'LERİ
"Çok iyi bir ortamımız var. Herkes herkesle çok iyi anlaşıyor. Çok iyi konsol oyunu oynarım, takımda beni yenebilen yok. Bizde herkes spor giyiniyor ama Oğuz Gürbulak, Ahmet Altın ve Gökhan Alsan iyi giyinir. Kötü olarak da benle Yalçın ağabeyi söyleyebilirim. Evde tek yaşıyorum ne varsa giyip çıkıyorum. Benle birlikte Gökhan Alsan, Furkan, Guido ve Oğuz çok espriliyiz. Modumuz yüksekse bol kahkaha atarız. Caner ağabey de inanılmaz bir karakter. İbrahim Halil Çolak ile Recep Burak Yılmaz böyle kendi hallerinde, işlerini yapar giderler. Atabey, Yalçın ağabey ve Burak ağabey çok cömerttir. Ferhat, Yalçın ve Halil ağabey çok ekstra çalışır. Takımda Guido, Burak Çalık, Gökhan Alsan, Oğuz ve Bahattin yetenekli isimler. Bu sene Pendik maçındaki golüm hem çok güzeldi hem çok önemliydi. Ailem de o maçtaydı. Çok mutlu olmuştum. Hacettepe maçında benim attığım gol, Atabey'in ilk Manisa maçındaki golleri, Burak ağabeyin Manisa'da attığı goller ile Bahattin'in şapkadan tavşan çıkarttığı goller, bu sezonun şu ana kadarki çok değerli golleri. Yine bu sezon Hacettepe, Ertuğrul hocanın geldiği Hekimoğlu maçı ve Manisa FK ile ikinci maçımız çok önemli maçlardı."
FUTBOLU ÇOK ÖZLEDİM
Samsunspor'un maestrosu İlyas Kubilay Yavuz, youtube TV KAYA kanalının sevilen programlarından Selçuk Kaya ile Birebir'de çok önemli açıklamalar yaptı. Geçen sezonla bu sezon arasındaki ve bu sezona başlanan İrfan Buz ile Ertuğrul Sağlam arasındaki farklara açık yüreklilikle değinen yıldız futbolcu, başarıya nasıl ulaştıklarını da anlattı. Gazeteci Selçuk Kaya'nın sorularını cevaplayan İlyas, şunları kaydetti: "Ev, idman ve kamp üçgeninde yaşayan birisi olarak evde olmaya alışmakta zorlanmadım ama futbolu özledim. Bu virüs bizim işlerimizi yarım bıraktı. Bireysel idmanlarımız sürüyor. Takım arkadaşlarımla olmayı, takımı çok özledim. Takımın 6, benim 5 maçın var çünkü bir cezam var. İnşallah kalan maçları oynayıp hedefe ulaşacağız. Sezon içerisinde çok büyük emeğimiz var. 6 puan geriden gelip, 10 puan fark yaptık. Bu sezonun çöpe atılması kabul edilemez. Kimsenin hakkı yenmesin. Liglerin bir şekilde tamamlanması en doğrusu olacaktır."
ISKALADIKLARIMI GÖRÜYORUM
"Evde kalmaya alışkınım ama sürekli hareket halinde olduğumuz bir işimiz var şimdi ise bu şekilde evde kalmak biraz zor geliyor. Ama şöyle bakmak gerekirse bazen günlük hayatın hızından ve telaşasından ıskaladığımız şeyler oluyor. Şimdi onların farkına varma ve kendimize vakit ayırma zamanı. Profesyonel futbol yaşantım başladıktan sonra sakatlık ve sezon sonları dışında hiç bu kadar futboldan uzak kalmamıştım. Takımla sürekli konuşuyoruz. Herkes her şeyin farkında. 10 puan öndeyiz ama bitmiş bir durum yok. Öncelikle kalan maçlardan alnımızın akıyla çıkıp, yarım kalan işimizi bitireceğiz. Hocamız da yine sürekli bizlerle irtibat halinde. Bize çalışma programları verildi. O programda dahilinde bireysel olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz."
PLAY-OFF'TA TARSUSLUYUM
"Beşiktaş'ta futbola başladıktan sonra profesyonel kariyerimin başında Büyükçekmece Tepecikspor benim 2,5 sezonumu yedi. En çok üzüldüğüm durum o. Belki de o gecikme hayallerime bir darbedir. Devamında Erzin Belediyespor'da Ergün Aytekin hocamla çalışmıştım. Hocam sonrasında Tarsus'a gidince beni de transfer etti. Bana katkısı çok büyük. Tarsus'la da çok iyi bir uyum sağladım. Hala Tarsus taraftarıyla aramız çok iyi. İnşallah onlar da başarılı olurlar. Play-off müsabakalarını kovalıyorlar. Eğer play-off müsabakalarına kalırlarsa onları destekleyeceğim. Oraya maça gittiğimizde ilgi alaka çok güzeldi. Tarsus'ta oynarken 20 gol atmıştım. Başka bir takımla gittiğimde de bana ilgi göstermeleri beni sevindirdi. Demekki güzel izler bırakmışız. O maç uzun bir süreden sonra yedek kaldığım bir maçtı. Moralim bozuktu ama o ilgi beni de sevindirmişti."
BUZ İLE SAĞLAM ARASINDAKİ FARK
"Sezonun ilk bölümüne İrfan Buz hocamızla başlamıştık. Daha çok bireysel oynuyorduk. Temel düzenin dışında saha içerisinde bireysel olarak bir şeyler yapmaya çalışıyorduk. Takım sistemi ve transferlerin uyum sağlayamamasıyla bireysel olarak maç kazanıyorduk. Ertuğrul hoca geldikten sonra ise ciddi bir düzen oluşmaya başladı. Bize , 'Bireysel oynasak da mutlaka kazanırız ama takım oyunu oynarsak hep kazanırız' dedi. Biz de bunu oynamaya çalıştık. Kendi adıma da buna uymaya çalıştım. Daha az şut çektim, daha az ikili mücadeleye girdim, bireysellikten uzaklaştım. Bana eleştiriler oldu. Takım için oynadığım zaman yani Ertuğrul hocanın istediği gibi oynadığımda biraz saha içinde gözden uzak oluyorum ama işimi yapıyorum. 26 haftalık dilimde de kötü olduğumu düşünmüyorum. Özellikle ikinci devrenin son bölümlerinde daha iyi işler yaptım. Kötü oynadığım zamanlar da oldu ama sorumluluktan hiçbir zaman kaçmadım. Performansımı kötü bulmuyorum ve Samsunspor camiası adına iyi işler yaptığıma inanıyorum."
ÖZELEŞTİRİ YAPIYORUM
"Özeleştiri yapıyorum. Örneğin Sarıyer maçını tekrar izlediğimde bana da şaka gibi geldi. Kaleye o kadar odaklanmışımki topu yanımdaki arkadaşımın önüne yuvarlasam ki her zaman yaparım, yapmamışım. Hem de bir kaç pozisyonda. Geçen yılki Keçiörengücü maçında herkes hatırlar bomboş pozisyondaki Ramazan'ın önüne bıraksam 2'yi atsa belki de şampiyonluk gelecekti ama inanın kaleye odaklanmaktan görememişim. Gol atmayı seviyorum ama takım her şeyden önemli. Fakat bazen kaçırdığım anlar olabiliyor. Samsunspor'a gelirken en büyük hedefim 1. Lig, Süper Lig ve hatta Avrupa'ydı. Bu yıl inşallah 1. Lig'e sonrasında Süper Lig'e çıkacağız. Benim de hedeflerim var. Gereksiz bir şekilde 1 sene kaybettik. Yaşım geç değil hedeflerim ve hayallerim için Samsunspor'a ihtiyacım var. Hayal etmeden olmaz. Bugün 30 yaşındaki oyuncu da Milli takımı hayal ediyor. Tabiki ben de hayal ediyorum. Bunun için de Samsunspor çok büyük bir vitrin. Beni hedeflerime ulaştıracak camialardan birisi."
SÖZLEŞME UZATMAYA HAZIRIM
"Samsunspor camiasında gayet mutluyum. Sözleşme uzatılması konusunda 'seninle çalışmak istemiyoruz' dendiğinde yapacak bir şey yok. Ama planın içerisindeysem de seve seve Samsunspor'la sözleşme uzatmaya hazırım. Sosyal medyada taraftarlarla iletişim halindeyim. Taraftarımızdan çok yorum geliyor. Tabiki eleştiri içeren yorumlar da var. Onlardan da ders çıkarmaya, onlara hak vermeye çalışıyorum. Çünkü onlar da bizim daha iyi olmamızı istiyorlar. Kesinlikle taraftarlara kırılmıyor veya darılmıyorum. Herkesin görüşüne saygı duyuyorum. Ama bazı insanlar var sevmiyor olabilirler ama eleştirmek için fırsat kolluyorlar. Taraftarımız bize destek vermeye devam etsin. Onlar zaten çok iyi arma sevdalıları. İnşallah şampiyonluğu birlikte kutlayacağız. Tabiki bunun için herkes gibi taraftarımız da bu dönemde kendilerine dikkat etsinler. Bu koronavirüs illetini hep birlikte yenmeliyiz."
BAŞKANIMIZ HEP HATIRLANACAK
"Başkanımız Yüksel Yıldırım başarılı bir iş insanı. Samsunspor'a verdikleri, yaptıkları inanılmaz. Beni de çok seviyor. Bir kaç kez görüşme fırsatım da oldu, hep bana karşı çok sıcak. Arkamızda desteğini hissediyorum. Biz giderip, kişiler her zaman gelip geçicidir ama Yüksel Yıldırım, Samsunspor camiası tarafından her zaman hatırlanacaktır. Ertuğrul hocanın inanılmaz bir iletişimi var. Ne istediğini biliyor ve bunu net bir şekilde söylüyor. Katkısı çok büyük. Ertuğrul hocayla çalışmak çok güzel. Başarıları ortada, oyun düzeni, disiplini her şeyiyle çok farklı. Hocamızın elinde çok kıymetli oyuncular var. Bireysel oyuncu üzerinden değil maçın stratejisine göre kadro kuruyor. Bizler de haliyle hocamıza saygı duyuyoruz. Hocamız ne isterse onu vermeye çalışıyoruz. Ben Gökhan Geylani hocamla hep konuşuyorum. O bana ne istediklerini, ne yapmam gerektiğini ve nerede eksik olduğumu açık açık söylüyor ve bende ona göre çalışıyorum."
GEÇEN SEZON YAŞANANLAR
"Geçen sezon çok ciddi bir puan topladık ama şampiyon olamadık. Bunun da tabiki aslında ciddi nedenleri vardı. Geçen sene ile bu sezon arasındaki fark takım olabilmek. Bu sezonki Samsunspor, tıpkı geçen yılki Keçiörengücü gibi. Liglerde ne oynadığını bilen takımlar şampiyon olur. Biz de şu anda ne oynadığımızı biliyoruz. Geçen yıl şampiyon olan Keçiörengücü benim bonservis bedelimin biraz üzerinde bir bütçeyle kuruldu ama doğru işler yaptılar. Bizi de geçerek şampiyon oldular. Ama bu yıl Keçiörengücü'nün yerini biz aldık. Bu kez biz doğru işler yapıyoruz ve sahada da ne oynadığımızı biliyoruz. 12 maç üst üste amatörde bile kazanmak kolay değil, biz bunu başardık. Geçen yılla bu sezon arasındaki fark, bireysellikten uzaklaşıp takım oyunu oynamak."
26 HAFTANIN 'EN'LERİ
"Çok iyi bir ortamımız var. Herkes herkesle çok iyi anlaşıyor. Çok iyi konsol oyunu oynarım, takımda beni yenebilen yok. Bizde herkes spor giyiniyor ama Oğuz Gürbulak, Ahmet Altın ve Gökhan Alsan iyi giyinir. Kötü olarak da benle Yalçın ağabeyi söyleyebilirim. Evde tek yaşıyorum ne varsa giyip çıkıyorum. Benle birlikte Gökhan Alsan, Furkan, Guido ve Oğuz çok espriliyiz. Modumuz yüksekse bol kahkaha atarız. Caner ağabey de inanılmaz bir karakter. İbrahim Halil Çolak ile Recep Burak Yılmaz böyle kendi hallerinde, işlerini yapar giderler. Atabey, Yalçın ağabey ve Burak ağabey çok cömerttir. Ferhat, Yalçın ve Halil ağabey çok ekstra çalışır. Takımda Guido, Burak Çalık, Gökhan Alsan, Oğuz ve Bahattin yetenekli isimler. Bu sene Pendik maçındaki golüm hem çok güzeldi hem çok önemliydi. Ailem de o maçtaydı. Çok mutlu olmuştum. Hacettepe maçında benim attığım gol, Atabey'in ilk Manisa maçındaki golleri, Burak ağabeyin Manisa'da attığı goller ile Bahattin'in şapkadan tavşan çıkarttığı goller, bu sezonun şu ana kadarki çok değerli golleri. Yine bu sezon Hacettepe, Ertuğrul hocanın geldiği Hekimoğlu maçı ve Manisa FK ile ikinci maçımız çok önemli maçlardı."