Atakum Belediyesi Kırsal Hizmetler Müdürlüğü tarafından Türkiye’de tarımsal eğitim öğretimin başlamasının 176. yıldönümü ve Tarım Bayramı kutlamaları çerçevesinde ‘’Dünyada ve Türkiye'de Tarım ve Kooperatifçilik Gündemi’’ başlıklı panel gerçekleştirildi. Vedat Türkali Eğitim, Sanat ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen panele Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal, Atakum Kaymakamı Kemal Yıldız, Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, Mecitözü Belediye Başkanı Veli Aylar, OMÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Muharrem Özcan, Samsun Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanı Dr. Ali Korkmaz, CHP Samsun İl Başkanı Fatih Türkel, CHP Atakum İlçe Başkanı Turgay Özçelik, İYİ Parti Atakum İlçe Başkanı Selen Gülhan Çam, İYİ Parti Bafra İlçe Başkanı Aydoğan Yılmaz, Samsun Ziraat Odası Başkanı Hasan Tütüncü ve İlçe Ziraat Odaları Başkanları, DİSK Genel-İş Sendikası Samsun Şube Başkanı Mutlu Karabacak, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Samsun Şubesi Yönetim Kurulu Üyeleri, Atakum Kent Konseyi Tarım Meclisi Üyeleri, ilçe tarım ve orman müdürleri, kooperatif başkanları, ziraat mühendisleri, muhtarlar ve çiftçiler katıldı. Moderatörlüğünü Atakum Belediye Başkan Yardımcısı Atilla Küçükala’nın yaptığı ‘’Dünyada ve Türkiye’de Tarım ve Kooperatifçilik Gündemi’’ konulu panelde küresel ve ulusal ekonomik krizlere karşı kooperatifleşmenin önemine değinildi. Bazı çiftçilerin traktörleriyle geldiği panelin sonunda soru cevap bölümü de yapılarak üreticilerin merak ettiği konular aydınlatıldı.
‘’HEPİMİZ TAŞIN ALTINA ELİMİZİ KOYMALIYIZ’’
Programın sunumunu yapan Atakum Belediyesi çalışanlarından Ziraat Yüksek Mühendisi Eylem Oktay açılış konuşmasında ‘’Tarım topraklarının verimliliği ve dört mevsimi yaşayan coğrafi konumda bulunması açısından tarım çeşitliliği yüksek potansiyele sahip olan ülkemizde ne yazık ki tarımsal alanda kalkınma iyiye gitmemektedir. Bunun nedenleri arasında küresel ısınma, çevre kirliliği, kuraklık, su kaynaklarının kıtlığı, tarım arazilerinin tarım dışı kullanımı ve girdi maliyetlerinin fazla olması yatmaktadır. Nüfusu 7.9 milyara ulaşan dünyada yetersizce beslenme ve açlık sorunları yaşayan 858 milyon insan var iken çiftçilerimizle birlikte tarımsal alanda çalışma yapan üniversiteler, belediyeler, tarım il ve ilçe müdürlükleri, tarımsal araştırma enstitüleri, ziraat mühendisleri odaları, ziraat dernekleri ve kooperatifleri ile birlikte uyumlu koordineli çalışmak son derece önemli ve elzemdir. Yarınlar adına keşke dememek için hepimiz taşın altına elimizi koymalıyız.’’ diye konuştu.
‘’TARIMSAL KOOPERATİFLERİN ÖNEMİ YADSINAMAZ’’
Ziraat Mühendisleri Odası Samsun Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Selman Çubukçuoğlu ‘’Tarımsal amaçlı kooperatiflerin hayvancılık, seracılık, depolama, pazarlama, nakliye, üreticilere girdi, anlamındaki faaliyetleri ve bunların tarımsal faaliyetler içerisindeki yeri ve önemi yadsınamaz ölçeklidir. Ülkemizde her şeyde olduğu gibi maalesef tarımsal kooperatiflerde de sorunlar yaşıyoruz. Burada yapılan bildirilerin ülke tarımımız ve bunun dinamiklerinden biri olan Türkiye’de kooperatifçiliğin yayılması açısından çok güzel çok hayırlı ve Türk tarımına faydalı sonuçlar getirmesini temenni ediyorum.’’ ifadelerini kullandı.
TARIMSAL SORUNLARDA İŞLETME YAPISI ETKİLİ
OMÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Özcan ise ‘’Tarım hayatımızın her aşamasında var olan hiçbir zaman vazgeçemeyeceğimiz konu. Toplumumuzun barışabilmesi için bir defa insanlarımızın sağlıklı ve huzurlu olması gerekir. Sağlığın temeli de sağlıklı güvenli gıdaya ulaşmaktan geçiyor. Ülke tarımımızın en önemli sorunlarından bir tanesi bugünkü panel konusunu oluşturan işletme yapısı. Her ne kadar biz tarım işletmeleri statüsüyle değerlendirsek bile birçoğu aile işletmesi statüsünde olduğu için tarımsal girdi kullanımında istenilen neticeye, başarıya ulaşılamadı. Bunu çözmenin yolunu er geç bulmak zorundayız.’ şeklinde konuştu.
‘’STRATEJİK EYLEMLER OLMAK ZORUNDA’’
Tarımsal alanda atılacak her adımın son derece önemli olduğunun altını çizen OMÜ Rektörü Prof.Dr. Yavuz Ünal şu ifadelere yer verdi: ‘’Dünyada bundan sonraki süreç içerisinde tarımdan gıdadan daha stratejik herhangi bir şey, ürün olmayacak. Topraktan daha değerli varlık da madde de olmayacak. Altın mı daha değerli toprak mı dendiğinde toprak daha değerli hale gelecek. Dolayısıyla geçmişte farkına varmaksızın bilinçsiz tarımla gübreleme, ilaçlama ile tükettiğimiz hırpaladığımız toprağın geri kazanımı gerçekten zamansal olarak düşünüldüğünde en önemli stratejik eylem olarak gözüküyor. Toprak daha fazla kazanmak, kısa sürede rant elde etmek gibi birtakım heveslerin peşine düşülerek hırpalanacak bir şey değil. Bundan sonra atılacak adımlar geçmişteki hataları telafi edecek kadar önemli. Geçmişteki hataların bedelini gelecek nesillerin ödememesi için de daha stratejik eylemler olmak zorunda.’’
‘’FARKINDALIK OLUŞTURMAYA ÇALIŞIYORUZ’’
Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci üretimi destekleyen çalışmalara büyük önem verdiklerini belirterek ‘’Toprağımızda üretmemiz gerekiyor. Toprağımızda ürettiğimizde pazara ulaştırabilmenin yolunu bulmamız lazım. Orada da kooperatifler devreye giriyor. Ülkemizde, tarımda başarılı olmuş ülkelerde kooperatif ve aile işletmeleri öncelikli; diğer ticari işletmeler üçüncü sırada. Biz tarımda aile işletmesi yerine tarımda kooperatifleşmenin olmasını savunuyoruz. O nedenle kooperatifin kurulmasına öncülük ettik. Özellikle kadın üreticilerin yoğunlukta üye olduğu onların ürettiklerinin pazara ulaştırabilecek bir kooperatifimiz var. Diğer ilçelerde de var. Ticaret Bakanlığı, valilik, büyükşehir belediyesi kooperatifleri bir araya getirerek kooperatifler birliği oluşturmaya da çalışıyoruz. Atakum tarımsal ve hayvancılık üretimini yoğun olabileceği bir coğrafyaya sahip değil ama; bir farkındalık yaratmaya, bir duyarlılık oluşturmaya çalışıyoruz. Tarıma ihtiyaç olduğunu tarıma dönmek gerektiğini Atakumdan Samsun’dan duyurmaya çalışıyoruz. Samsun’un sesi biliyorsunuz gür çıkar, gür çıkmalıdır. O bilinçle biz Samsun’da Atatürk'ün bize işaret ettiği noktada ‘Tarımdan vazgeçmeyin, tarımsal alanda üretimi yoğunlaştırın, çoğaltın; hem iç pazarımıza hem de dış pazara ulaştırılsın’ diyoruz. Bu konuda Atakum Belediyesi olarak diğer kurumlarla iş birliği içerisinde öncülük etmeye yol gösterici olmaya hazırız’’şeklinde konuştu.
‘’AÇLIKTAN HER 5 SANİYEDE BİR ÇOCUK ÖLÜYOR’’
Tarım ekonomisti Prof. Dr. Bülent Gülçubuk ‘’Türkiye'de Tarımda ve Kırsal Alanda Yaşanan Sorunlar ve Kooperatifçilik Açısından Bir Değerlendirme’’ başlıklı sunumunda ‘’Kovid 19 salgını ile insanlık tarihinde savaşlar hariç hiç olmadığı kadar bir tarım, gıda endişesi başladı. Pandemi döneminde ülkelerin aldığı ilk kararlar tarım ürünlerinde ticarette kısıtlamalarla ilgili oldu. Bu bize şu dersi verdi. Öncelikle kendimize yetme konusunda çok daha ciddi ve kararlı adımlar atmamız gerekiyor. Bu yüzden her kentin, ilçe olsun il olsun öncelikle kendine tarım, gıda ve suda nasıl yetebileceği konusunda stratejiler geliştirmesi gerekiyor. Kooperatifçilik yapan ülkeler sorunlarında çıkışta daha başarılı oluyorlar. 8 milyar nüfusumuz var. Ve giderek artıyor. Açlık çeken nüfus 1 milyarı geçti, 5 saniyede bir çocuk hayatını kaybediyor. Böyle olunca da artık gıda tüm dünyanın küresel bir sorunu haline geldi” diye konuştu.
“KOOPERATİFLEŞME ÇİFTÇİLİĞE ÖZENDİRİYOR”
Tire Süt Kooperatif Başkanı Mahmut Eskiyörük ’’Tarımda Yol Haritamız Kooperatifleşme Olmalıdır’’ başlığı ile yaptığı konuşmada ’’Türkiye’nin Türk insanının övünülecek zenginlikte bir Anadolu var elimizde. Ama ürettiğimiz ürünleri ithal etmekten ben utanıyorum. Türkiye’ye yakıştıramıyorum.O kadar güçlü yanlarımız var ki. Bizim Türkiye’de tarım konusunda kayıplara neden olan en büyük yanlış ve tehlike ithalat noktası. Biz üretebildiğimiz ürünlerde ithalatı yasaklayabilirsek her şey yerine oturacak. 80’li yıllardan sonra bazı ekonomistler Türkiye’ye teknolojiyi getirmek yerine ithalatı avantaj gördüler.Türkiye şu an bir bataklığın içine sürüklendi. Kooperatifleşme ile Türkiye’nin tüm yapısal sorunlarının çözülebileceğine inanıyorum. Biz Süt Kooperatifi ile Tire’de Türkiye’nin yapısına uygun bir model yarattık. Kooperatifleşme çiftçiliğin güvenceli meslek olması açısından önemli. Hiçbir genç Tire'yi artık terketmiyor. Bugün üniversite mezunu işletmeyi, gıda fakültesini bitirmiş, gıda mühendisi gençler ‘Babam gibi hayvancılık yapacağım’ demeye başladılar. Çünkü kooperatifin varlığı onların güvencesi, biz güven sağlıyoruz onlara. Üniversite mezunu gençler Tire’de şu an hayvancılık yapıyor.’’ ifadelerini kullandı.
‘’TEK BAŞINA BU YANGINI SÖNDÜRMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL’’
Kooperatif ve Kırsal Kalkınma Uzmanı Muharrem Karakuş ise şöyle konuştu: ‘’Faaliyet yaparken hangi faaliyet olursa olsun mevcut durumu analiz etmemiz, sorun ve paydaş analizi yapmamız lazım. Sorunu belirledikten sonra faaliyetleri planlamamız gerekiyor. Daha sonra bu sorunu önceliklendireceğiz. İş gücümüzü, kaynaklarımızı, becerilerimizi, risklerimizi göz önüne almamız, katılımcılığa önem vermemiz lazım. Katılım bizim kırsal alanda olduğu kadar bütün çalışmalarımızda çok önemli. Katılım olursa ne olur? Birlikten güç doğar uygulamamız başarılı olur ve daha güçlü oluruz. Örgütlü davranmamız, işbirlikleri geliştirebilmemiz lazım. Tek başına bunu yapmamız, bu yangını söndürmemiz mümkün değil. Biz bir araya geleceğiz her şeyimizle kurumumuzla, köylümüzle, üreticimizle, müdürümüzle, amirimizle, memurumuzla, politikacımızla. O zaman kooperatiflerimiz başarılı olacak’’
‘’HEPİMİZ TAŞIN ALTINA ELİMİZİ KOYMALIYIZ’’
Programın sunumunu yapan Atakum Belediyesi çalışanlarından Ziraat Yüksek Mühendisi Eylem Oktay açılış konuşmasında ‘’Tarım topraklarının verimliliği ve dört mevsimi yaşayan coğrafi konumda bulunması açısından tarım çeşitliliği yüksek potansiyele sahip olan ülkemizde ne yazık ki tarımsal alanda kalkınma iyiye gitmemektedir. Bunun nedenleri arasında küresel ısınma, çevre kirliliği, kuraklık, su kaynaklarının kıtlığı, tarım arazilerinin tarım dışı kullanımı ve girdi maliyetlerinin fazla olması yatmaktadır. Nüfusu 7.9 milyara ulaşan dünyada yetersizce beslenme ve açlık sorunları yaşayan 858 milyon insan var iken çiftçilerimizle birlikte tarımsal alanda çalışma yapan üniversiteler, belediyeler, tarım il ve ilçe müdürlükleri, tarımsal araştırma enstitüleri, ziraat mühendisleri odaları, ziraat dernekleri ve kooperatifleri ile birlikte uyumlu koordineli çalışmak son derece önemli ve elzemdir. Yarınlar adına keşke dememek için hepimiz taşın altına elimizi koymalıyız.’’ diye konuştu.
‘’TARIMSAL KOOPERATİFLERİN ÖNEMİ YADSINAMAZ’’
Ziraat Mühendisleri Odası Samsun Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Selman Çubukçuoğlu ‘’Tarımsal amaçlı kooperatiflerin hayvancılık, seracılık, depolama, pazarlama, nakliye, üreticilere girdi, anlamındaki faaliyetleri ve bunların tarımsal faaliyetler içerisindeki yeri ve önemi yadsınamaz ölçeklidir. Ülkemizde her şeyde olduğu gibi maalesef tarımsal kooperatiflerde de sorunlar yaşıyoruz. Burada yapılan bildirilerin ülke tarımımız ve bunun dinamiklerinden biri olan Türkiye’de kooperatifçiliğin yayılması açısından çok güzel çok hayırlı ve Türk tarımına faydalı sonuçlar getirmesini temenni ediyorum.’’ ifadelerini kullandı.
TARIMSAL SORUNLARDA İŞLETME YAPISI ETKİLİ
OMÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Özcan ise ‘’Tarım hayatımızın her aşamasında var olan hiçbir zaman vazgeçemeyeceğimiz konu. Toplumumuzun barışabilmesi için bir defa insanlarımızın sağlıklı ve huzurlu olması gerekir. Sağlığın temeli de sağlıklı güvenli gıdaya ulaşmaktan geçiyor. Ülke tarımımızın en önemli sorunlarından bir tanesi bugünkü panel konusunu oluşturan işletme yapısı. Her ne kadar biz tarım işletmeleri statüsüyle değerlendirsek bile birçoğu aile işletmesi statüsünde olduğu için tarımsal girdi kullanımında istenilen neticeye, başarıya ulaşılamadı. Bunu çözmenin yolunu er geç bulmak zorundayız.’ şeklinde konuştu.
‘’STRATEJİK EYLEMLER OLMAK ZORUNDA’’
Tarımsal alanda atılacak her adımın son derece önemli olduğunun altını çizen OMÜ Rektörü Prof.Dr. Yavuz Ünal şu ifadelere yer verdi: ‘’Dünyada bundan sonraki süreç içerisinde tarımdan gıdadan daha stratejik herhangi bir şey, ürün olmayacak. Topraktan daha değerli varlık da madde de olmayacak. Altın mı daha değerli toprak mı dendiğinde toprak daha değerli hale gelecek. Dolayısıyla geçmişte farkına varmaksızın bilinçsiz tarımla gübreleme, ilaçlama ile tükettiğimiz hırpaladığımız toprağın geri kazanımı gerçekten zamansal olarak düşünüldüğünde en önemli stratejik eylem olarak gözüküyor. Toprak daha fazla kazanmak, kısa sürede rant elde etmek gibi birtakım heveslerin peşine düşülerek hırpalanacak bir şey değil. Bundan sonra atılacak adımlar geçmişteki hataları telafi edecek kadar önemli. Geçmişteki hataların bedelini gelecek nesillerin ödememesi için de daha stratejik eylemler olmak zorunda.’’
‘’FARKINDALIK OLUŞTURMAYA ÇALIŞIYORUZ’’
Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci üretimi destekleyen çalışmalara büyük önem verdiklerini belirterek ‘’Toprağımızda üretmemiz gerekiyor. Toprağımızda ürettiğimizde pazara ulaştırabilmenin yolunu bulmamız lazım. Orada da kooperatifler devreye giriyor. Ülkemizde, tarımda başarılı olmuş ülkelerde kooperatif ve aile işletmeleri öncelikli; diğer ticari işletmeler üçüncü sırada. Biz tarımda aile işletmesi yerine tarımda kooperatifleşmenin olmasını savunuyoruz. O nedenle kooperatifin kurulmasına öncülük ettik. Özellikle kadın üreticilerin yoğunlukta üye olduğu onların ürettiklerinin pazara ulaştırabilecek bir kooperatifimiz var. Diğer ilçelerde de var. Ticaret Bakanlığı, valilik, büyükşehir belediyesi kooperatifleri bir araya getirerek kooperatifler birliği oluşturmaya da çalışıyoruz. Atakum tarımsal ve hayvancılık üretimini yoğun olabileceği bir coğrafyaya sahip değil ama; bir farkındalık yaratmaya, bir duyarlılık oluşturmaya çalışıyoruz. Tarıma ihtiyaç olduğunu tarıma dönmek gerektiğini Atakumdan Samsun’dan duyurmaya çalışıyoruz. Samsun’un sesi biliyorsunuz gür çıkar, gür çıkmalıdır. O bilinçle biz Samsun’da Atatürk'ün bize işaret ettiği noktada ‘Tarımdan vazgeçmeyin, tarımsal alanda üretimi yoğunlaştırın, çoğaltın; hem iç pazarımıza hem de dış pazara ulaştırılsın’ diyoruz. Bu konuda Atakum Belediyesi olarak diğer kurumlarla iş birliği içerisinde öncülük etmeye yol gösterici olmaya hazırız’’şeklinde konuştu.
‘’AÇLIKTAN HER 5 SANİYEDE BİR ÇOCUK ÖLÜYOR’’
Tarım ekonomisti Prof. Dr. Bülent Gülçubuk ‘’Türkiye'de Tarımda ve Kırsal Alanda Yaşanan Sorunlar ve Kooperatifçilik Açısından Bir Değerlendirme’’ başlıklı sunumunda ‘’Kovid 19 salgını ile insanlık tarihinde savaşlar hariç hiç olmadığı kadar bir tarım, gıda endişesi başladı. Pandemi döneminde ülkelerin aldığı ilk kararlar tarım ürünlerinde ticarette kısıtlamalarla ilgili oldu. Bu bize şu dersi verdi. Öncelikle kendimize yetme konusunda çok daha ciddi ve kararlı adımlar atmamız gerekiyor. Bu yüzden her kentin, ilçe olsun il olsun öncelikle kendine tarım, gıda ve suda nasıl yetebileceği konusunda stratejiler geliştirmesi gerekiyor. Kooperatifçilik yapan ülkeler sorunlarında çıkışta daha başarılı oluyorlar. 8 milyar nüfusumuz var. Ve giderek artıyor. Açlık çeken nüfus 1 milyarı geçti, 5 saniyede bir çocuk hayatını kaybediyor. Böyle olunca da artık gıda tüm dünyanın küresel bir sorunu haline geldi” diye konuştu.
“KOOPERATİFLEŞME ÇİFTÇİLİĞE ÖZENDİRİYOR”
Tire Süt Kooperatif Başkanı Mahmut Eskiyörük ’’Tarımda Yol Haritamız Kooperatifleşme Olmalıdır’’ başlığı ile yaptığı konuşmada ’’Türkiye’nin Türk insanının övünülecek zenginlikte bir Anadolu var elimizde. Ama ürettiğimiz ürünleri ithal etmekten ben utanıyorum. Türkiye’ye yakıştıramıyorum.O kadar güçlü yanlarımız var ki. Bizim Türkiye’de tarım konusunda kayıplara neden olan en büyük yanlış ve tehlike ithalat noktası. Biz üretebildiğimiz ürünlerde ithalatı yasaklayabilirsek her şey yerine oturacak. 80’li yıllardan sonra bazı ekonomistler Türkiye’ye teknolojiyi getirmek yerine ithalatı avantaj gördüler.Türkiye şu an bir bataklığın içine sürüklendi. Kooperatifleşme ile Türkiye’nin tüm yapısal sorunlarının çözülebileceğine inanıyorum. Biz Süt Kooperatifi ile Tire’de Türkiye’nin yapısına uygun bir model yarattık. Kooperatifleşme çiftçiliğin güvenceli meslek olması açısından önemli. Hiçbir genç Tire'yi artık terketmiyor. Bugün üniversite mezunu işletmeyi, gıda fakültesini bitirmiş, gıda mühendisi gençler ‘Babam gibi hayvancılık yapacağım’ demeye başladılar. Çünkü kooperatifin varlığı onların güvencesi, biz güven sağlıyoruz onlara. Üniversite mezunu gençler Tire’de şu an hayvancılık yapıyor.’’ ifadelerini kullandı.
‘’TEK BAŞINA BU YANGINI SÖNDÜRMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL’’
Kooperatif ve Kırsal Kalkınma Uzmanı Muharrem Karakuş ise şöyle konuştu: ‘’Faaliyet yaparken hangi faaliyet olursa olsun mevcut durumu analiz etmemiz, sorun ve paydaş analizi yapmamız lazım. Sorunu belirledikten sonra faaliyetleri planlamamız gerekiyor. Daha sonra bu sorunu önceliklendireceğiz. İş gücümüzü, kaynaklarımızı, becerilerimizi, risklerimizi göz önüne almamız, katılımcılığa önem vermemiz lazım. Katılım bizim kırsal alanda olduğu kadar bütün çalışmalarımızda çok önemli. Katılım olursa ne olur? Birlikten güç doğar uygulamamız başarılı olur ve daha güçlü oluruz. Örgütlü davranmamız, işbirlikleri geliştirebilmemiz lazım. Tek başına bunu yapmamız, bu yangını söndürmemiz mümkün değil. Biz bir araya geleceğiz her şeyimizle kurumumuzla, köylümüzle, üreticimizle, müdürümüzle, amirimizle, memurumuzla, politikacımızla. O zaman kooperatiflerimiz başarılı olacak’’